10 Aralık 2007 Pazartesi

Neler oluyor...

Sabah saat kaç hatırlamıyorum -bu aralar zaman mevhumum çok karışık- annemle evde çay keyfi yapmaktayız, bir anda yakınlardan bir yerden gelen silah sesleriyle irkildik, annemle birbirimize baktık, çocuklar oyun oynuyor olmalı hani şu çat pat patlayan şeylerle ama sabahın bu saatinde ve hafta içinde de olmaz ki veyahut bir yerlerde tamirat var algımız bizi yanlış yönlendirdi diyorum. Parantez içinde belirtmek isterim memur ve öğrenci şehri olarak tabir ettiğimiz metropol olmaktan çoook uzak bir şehir olan Ankara'nın göbeği denen semtlerden birinde ikamet etmekteyiz. Biraz önce akşam haberlerinde izledim, Ankara'nın göbeğinde bulunan bu semtte canlı bomba olduğu ifade edilen teröristlerin oturduğu ev basılmış, çatışma olmuş, terörist ölmüş, polisler yaralanmış....iki sokak ötemizde....bizim duyduğumuz da ne çat pat oyun sesi ne de matkap sesiymiş, çok saf düşünmüşüz, ses düpedüz silah sesiymiş. Ankara'nın göbeği denen semtlerden birinde sokakta çatışma oluyor, otoparkta bir minibüs dolusu bomba bulunuyor, ne oluyor??? Neye üzülsem bilemedim ben de, ülkecene içinde bulunduğumuz duruma mı üzülsem, yoksa silahlı çatışmaların olduğu bir semtte oturuyor olduğumuza mı üzülsem, büyük şehirde yaşamanın benim için anlamının tamamıyla değiştiğine ve artık ne kadar kof bir anlama sahip olduğuna mı üzülsem, kendimi güvende hissetmemek bir yana kızımı buralarda nasıl büyüteceğimi kara kara düşünüyor olduğuma mı üzülsem...

5 yorum:

elegimsagma dedi ki...

dünyadaki kötülükleri kendimizden hep uzakta bilip de, aynı şehri bırak, iki sokak ötedeki silahlı çatışmayı duyunca insanın nasıl nevri dönüyor değil mi ya? ürkmemek elde değil anılcım haklısın, hele de tam dünyaya iyice kök salacağımız çağlarımızda.
:(

tolga binbay dedi ki...

Sene 1998 falan. Kış vakti. Umut, Ernur ve ben evdeyiz. Saat 03:00. Umut yan daireye Bilge, Çorba ve Deniz'e telefon faturası sormaya gececek. Kapıyı açtı ve kapattı. O gece evimiz basıldı: İhbar varmış, apartmana canlı bomba taşınmış diye. Canlı, canlı gidiyorduk... Hep güleriz anlattıkça ama bir yandan da vahim yani! Selamlar...

anl dedi ki...

bilmez miyim, o evde melih de yaşıyordu :)her zaman hatırladığım trajikomik bir hikayedir de.

Ümit Kurt dedi ki...

Postla ilgisiz bir yorum olacak ama olsun :D

Bayramınız kutlu olsun, musmutlu olsuuunnn :))

ne ben olabildim ne de başkası dedi ki...

benim evime de çok yakın o apartman. bir sokaka yukardayız sadece o gün ben de çok yadırgaömıştım sanki böyle şeyler başımıza hiç gelmezmiş gibi. en büyük yanılsamalarımızdan biri bu olsa gerek bazı şeylerin bizim başımıza hiç gelmeyeceğini sanmak...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...