8 Aralık 2007 Cumartesi

Sabırlı olmayı öğreniyorum...

Annem İzmir'e etrafı kolaçan etmeye, babam ve kardeşimin eve ne türlü haltlar etmiş olabileceklerini kontrole ve bozulan termosifonu da yaptırmaya gitti. Anneme baktıkça görüyorum anneliğin ne kadar zor bir iş olduğunu, oraya koştur buraya koştur herkesi memnun etmeye çalış bu arada kendin olabildiğince mutlu ol, Ankara-İzmir arasındaki yolları tepecem diye yorul, zor valla, neyse ki torununu kucağına alınca dinlenecek olması beni azıcık kurtarıyor anneme karşı duyduğum vicdan azabından. Sınavlardan kafayı yemiş olan kardeşim ve emekliliğe doyamayıp yine işe giren babamın arkasını topladı toplamasına da ben de burda kızımla kafayı yedim. Annem gidince, biz de kızımla daha ilk geceden feleğimizi şaşırdık. Annem yanımdayken yaptığımız iş bölümü, itiraf edeyim, daha çok da annemin yaptığı tüm işler bana kalınca ne olduğumu şaşırdım desem yeridir. Öncelikle, kızım sabaha kadar uyumadı, ben ise onu uyutmak için sürekli altını değiştirip, emzirdim, en sonunda sabaha karşı yorgunluktan uykuya daldı da ben de azıcık yatıp uyuma fırsatı buldum. Bu arada, söylediği şeyi mutlaka yapması gerekecek kadar inatçı ve bu işi de hiç beklemeden hemen yapmak isteyecek kadar da sabırsız bir insan olan ben, şaşırtıcı bir şekilde değişiyorum söz konudu kızım olunca. Hayatta hiç bir durumda ve hiçkimseye karşı gösteremediğim sabrı, kızımın altına yeni bez sarıp daha kucağıma alır almaz kakasını pörtletmesi durumunda altını en az 2-3 kere değiştirmek zorunda kaldığımda, tam bezini açtığımda pörtleterek gecenin bir yarısı belki 2-3 kere üst baş değiştirmek zorunda kaldığımda, emzirirken uykuya dalıp "oh bea uyudu, azıcık ben de kestireyim" dediğim ve yatağına koyduğum anda yaygarayı basması durumlarında gösterebiliyorum. Ve kendi kendime hayret ediyorum, birşeyi yapıcam diye kafaya taktığında geceleri bile uyuyamayan benim sabır sınırlarımı ölçmek için bir çocuk doğurmam gerekiyormuş. Anneliğe dair aldığım bilmem kaçıncı ders: annelik demek bir nevi sabır taşılık görevini büyük bir gayret ile ve sanıyorum tüm yaşam boyunca yürütmek demek. Veeee sevgili anneciğimin ve diğer bütün eşin dostun annesinin hayatımızın belirli aşamalarında, annelere olmayacak hareketler yaptığımızda işittiğimiz gibi :"Anne olunca anlarsın", "Çocuğun olunca görürsün". Kısacası, "Anne yeter artıkın, kızının ve torununun başına gel, işler burda çok karıştı, heryer heryere girdi..."

2 yorum:

sidika SAKA dedi ki...

Yardıma gelelim mi? Yoksa ille "ben annemi isteriiim!" mi diyorsun?

anl dedi ki...

annem tez elden yetişti didemcim, çok saool.bir dahaki sefere aklımda olsun, ararım valla :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...